Bugüne kadar göreve gelen her iktidar 12 Eylül Darbe Anayasasından şikâyet etti ve bu sebeple tam on altı defa anayasa değiştirildi.
Bildiğiniz gibi milletvekillerimiz üç aylık bir tatilden sonra dün meclisi açarak yeniden çalışmaya başladı.
…ve ilk gündem yine anayasa değişikliğiydi…

Bu anayasa her gelenin keyfine uydurulacak bir metin midir?
On altı defa yapılan değişiklik yeterli gelmemiş midir?
Değiştirilmesi gereken maddeler belirlenip, neden tek seferde değiştirilmiyor?
Anayasa değişikliğinin sürekli gündemde olması asıl işimize yoğunlaşmamızı engelliyor mu?

Yüce Türk milletinin Gazi Meclisimizden farklı beklentileri var…
Mesela;

- Sığınmacıların geri gönderilmesinin hızlandırılarak birçok sorunumuzun kökten çözülmesi,
- Her Bakanın keyfine göre değiştiremeyeceği bir Milli Eğitim müfredatı hazırlanması,
- Sınıflardaki sığınmacı öğrenci sayısının mevcudun yüzde onunu geçmemesi,
- Bütün yerleşim birimlerindeki sığınmacı sayısının nüfusun yüzde onunu geçmemesi,
- Terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen’in mutlaka Amerika’dan getirilerek sorgulanması,
- Siyaset sahnesinde FETO mensuplarının olup olmadığının tespit edilerek yargılanmaları,
- En düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine yükseltilmesi,
- En düşük kamu çalışanı maaşının yoksulluk sınırı seviyesine yükseltilmesi,
- İlk ve ortaokullarda bir öğün yemek verilmesi veya ücretinin ödenmesi,
- Okullarda ücretsiz dağıtılan ders kitaplarının yardımcı kaynağa ihtiyaç duyulmayacak şekilde kalitesinin artırılması,
- Sigara fiyatları üzerindeki gereksiz vergilerin kaldırılarak kaçak sigara ve tütün baronlarının kazançlarının kesilmesi,
- Akaryakıttaki gereksiz vergilerin kaldırılması,
- Kamu lojman sayısının artırılması ve lojman kiralarının piyasada ölçü olacak şekilde güncellenmesi,
- Hastanelerdeki doktor sayısının artırılması ve sağlık hizmetlerine ulaşımın kolaylaştırılması,
- Özel hastane muayene ve tetkik katkı paylarının herkesin ödeyebileceği makul bir seviyeye indirilmesi,
- SGK’nın karşılamadığı ilaçlar listesi tedavülden kaldırılarak, doktorun yazdığı her reçetenin SGK tarafından karşılanması,
- Araç muayene işinin yeniden devletleştirilmesi veya TÜVTÜRK’ün tekelinden çıkarılarak rekabete açık hale getirilmesi,
- Belediye Başkan adayı olmak isteyenlerin başvuruları en az üç ay önceden alınarak güvenlik soruşturmasına tabi tutulması,
- Tek adaylı kongrelerin büyük salonlarda, göstermelik törenlerle yapılarak demokrasinin yaralanmasına son verilmesi,
- Eski belediye başkanı, bakan, başbakan, cumhurbaşkanı ve diğer kamu görevlilerine verilen devlet araç ve personelinin geri alınması,
- Cumhurbaşkanı dışındaki bütün yetkililerin özel uçak yerine tarifeli uçakla uçması,
- Kamudaki 125 bin olan araç sayısının 50 bine düşürülerek makam aracı saltanatına son verilmesi,
- Kamuda teftişin havaalanlarında karşılanarak en iyi otellerde ağırlanan müfettişler yerine gizli müfettişlerce yapılabilmesi,
- KYK kredilerinin tamamının bursa dönüştürülmesi,
- KYK yurt binalarının ve yatak sayılarının yeterli seviyeye getirilerek, cemaat, vakıf ve derneklerin devreden çıkarılması,
- Hırsızlık, yolsuzluk, terör, taciz, tecavüz, uyuşturucu, silah kaçakçılığı, intihal gibi suçların cezalarının en yüksek seviyeye çıkarılması ve hiçbir sebeple ceza indirimi yapılmaması,
- Çiftçilerin kooperatifleşmesinin sağlanarak, tarladaki ile tezgahtaki fiyat farkına sebep olan aç gözlü tüccarların devreden çıkarılması…

gibi konulara da öncelik tanınabilir…

Bu vesileyle, yeni yasama dönemini kutluyor, Türk milletinin birliği, dirliği, huzuru ve zenginliği için çalışan milletvekillerimize başarılar diliyorum.