Oruç, İslamın beş şartından birisidir. İnsanın nefsini terbiye edebilmesi, acz ve fakrını anlamasının yolu, oruç tutmaktan geçer. Seksen küsür senenin semeratını taşıyan Ramazan ayında, nefsin aciz ve fakir olduğunu, bir kul olduğunu Cenabı Hakka bildirmesidir.
İnsan bu dünyada, Allahın emir ve yasaklarına uymakla mükelleftir. Bu emirlerden birisi de oruç tutmaktır. Oruç; sahur vaktiyle başlayıp iftar vaktine kadar gözüne, kulağına, kalbine, hayaline, diline oruç tutturmaktır.
Dünyada hiç kimse, bir insanı gece yarısı kaldıramaz. İslam inancına sahip olan Müslümanlar, Allahtan gelen bir emirle, gecenin bir yarısında kalkıp sahur yapabilendir. Sahurda sırtına aldığı orucu düşürmeyerek, koruyarak, gözü gibi bakarak iftara yetiştirme çabasına girmelidir. Bir annenin çocuğunu beslemesi, koruması, sevgisini, büyütmesi gibi Müslümanın da, orucuna bu şekilde sahip çıkması elzemdir.
Mümin; Allahın emri ile akşam ezanı okunduğu zaman, ^^buyurunuz^^ diyerek, tuttuğu orucu iftar ile şereflendirir. Sahur ile sırtına aldığı yükü, iftar ile yerine getirmesidir. İnsan dünya nimetlerini keyfakane savurur ve oruç, bu nimetlerin değerini bilmemizi bize idrak ettirir.
Ramazanı Şerifteki oruç, Cenabı Hakka olan şükrün anahtarıdır. İnsan, dünya nimetlerinin ehemmiyetini idrak edemiyor. Oruç, aç kalarak yeryüzündeki dünya nimetlerinin ^^bizim malımız değil, onun emrini bekliyorum^^ diyerek, nimeti nimet bilir ve Allaha sonsuz şükranlarını sunarız.
Ramazan ayı Kur-anı Kerim ayıdır. Kur-anı Kerim bu ayda nazil olmuştur. Bu ayda, Kur-anı Kerimi ilk defa indirilmiş gibi dinleyerek, okuyarak, mukabele yaparak, tuttuğumuz orucu Kur-anı Kerim ile beslemeliyiz.
Her nefis kendisini hür ve serbest olmasını ister, her istediğini yapmak ister. İşte bu cihetle, Ramazanı Şerifteki oruç, insan nefsinin terbiyesinde en önemli rolü oynar. Nefis gaflete dalıp, ne kadar aciz ve fakir olduğunu ve bilhassa kusurunu göremezden gelir. Et ve kemikten ibaret olduğunu bilmez. İşte Ramazanı Şerifteki oruç; açlık çekerek, midesini düşünüp vücudunun ne derece çürük olduğunu hatırlıyor. Merhamet ve şefkate muhtaç olduğunu idrak ediyor. Cenabı Hakkın huzurunda, ne kadar aciz bir kul olduğunu bildirir ve ona şükranlarını sunarak rahmet kapısını çalar.
Ramazanı şerifteki oruç, insanın kendisine çeki düzen verebilmesi, ne kadar aciz bir kul olduğunun farkına varması için, cenabı hakkın kuluna verdiği bir fırsattır. Bu fırsatı bir Müslüman olarak bir mümin olarak idrak etmesi gerektir.. Verdiği nimetler adedince Cenabı hakka sonsuz şükranlarını sunabilmesidir. NE MUTLU RAMAZANI ŞERİFTEKİ ORUCUN EHEMMİYETİNİ İDRAK EDEBİLENLERE….