Geçen Cumartesi akşamı, CHP lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun daveti ile 6 muhalefet lideri akşam yemeğinde buluşup, Millet ittifakının yol haritasını belirlemeye çalıştılar, her ne kadar toplantı bildirisini yayınlamayı 28 Şubata bıraktılarsa da sızan haberlere göre, toplantıda güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüşün ve 2023 te yapılacak seçimde izlenecek yol ve stratejinin görüşüldüğü, ancak belli ki taslak metin hazır olmadığından, beklide taslak metine liderlerin katkılarının eklenmesinden dolayı bildirinin yayınlanması 28 şubata ertelenmiştir. Neden 28 şubat o da ayrı bir muamma, bekleyip göreceğiz. Bu toplantıya HDP’nin davet edilmeyişi belli ki, HDP’yi rahatsız etmiştir. Eğer bu ittifaka gelecekte HDP’de girecekse, HDP’nin toplantıya davet edilmemesinin, HDP’yi rahatsız etmesi gayet doğaldır. Doğrusu ben HDP’nin de davet edilmesi gerektiğini düşünenlerdenim. HDP’nin PKK yanlısı olmasından dolayı, hem seçmeni hem de toplantıya katılan parti liderlerini küstürmekten korkuluyorsa, bu korku Sayın Kılıçtaroğluna daha çok imkan yaratır ve daha çok geri dönüşler yaptırır. Ne gariptir ki beş sağ partiyi bir araya getiren CHP, bir sol partiyi yanına alamıyor veya bunun tersi, beş sağ partiyi bir araya getirecek bir sağ parti lideri bulunamıyor, bir sol parti onları bir araya getiriyor, doğrusu çok ilginç bir o kadar da hazin. Yeri gelmişken şunu da açık ve net belirtmeliyim. Doğrusu HDP Türkiye de siyaset yapacaksa, artık sisteme entegre olmalıdır. Her ne kadar PKK’nin desteğinden siyasi çıkar sağladıklarını sanıyorlarsa da, inanın PKK dan kopsalar daha fazla siyasi kazanç sağlayacaklarına ben inanıyorum. Çünkü sırf PKK dan dolayı HDP’ ye oy vermeyen kürt seçmen sayısı az değil. HDP çözüm sürecinde rüştünü ispat edip, PKK’den bağını koparabilseydi, bugün Türkiye’de daha rahat siyaset yapabilirdi, daha rahat kürt seçmenin oylarını alırdı, neticede sayın Kılıçdaroğlunu’da bugün bu cambazlığı yapmak zorunda bırakmazdı.
İyi parti ve Saadet Partisi gibi Türk seçmeni de şu andaki konumu itibarı ile PKK ile arasına mesafe koyamayan bir HDP’den çok rahatsız ve Millet ittifakının bu partiyi koalisyona dahil etmesi durumunda, son yıllarda terör örgütüne karşı elde edilen başarının heba edileceği, hatta terörün destek bulacağı ve tekrar hortlayacağı endişesi hakim. Bu şartlarda, bu çok uzak bir ihtimal değil. Öyle ya HDP’nin bu ittifaka dahil olması demek, bu partinin hükümette yer alması, belki de bakanlık verilmesi anlamına gelir. HDP ye bakanlık verilmesi demek geçmişte olduğu gibi kepçelerin mayın çukuru kazması, teröre finansman desteği verilmesi anlamına gelmez mi?, öyle anlaşılmaz mı? bu durum hem HDP’nin hem de millet ittifakının en büyük handikabıdır. Tüm bu olumsuzlukların bertarafı için HDP’nin bir an önce Türk siyasi sistemine entegre olması ve terörle arasına mesafe koyması gerekir. Belli olmaz, belki de o zaman PKK de kendine çeki düzen verir, ülkede tekrar bir çözüm süreci başlar, bize göre bu anlamsız kardeş kavgası da bir an önce son bulur, akan kanlar durur ve anaların göz yaşı diner, gençlerimiz dağda taşta heba olmaz. Tüm temennimiz budur.
Ülkemiz ve milletimizin huzuru ve refahı için, yaşanabilir bir Türkiye için, ülkemiz üzerindeki bu kara bulutların dağılması ve kardeş kavgasının bitmesi, güzel bir gelecek ve yarın dileklerimle kalın sağlık ve esenlikle..