Ramazan ayında oruç tutmanın, maneviyatın yanı sıra kişilerin sabır, özdenetim, empati, hoşgörü ve topluluk bağlarını güçlendirdiğini vurgulayan Dr. Şen, "Oruç, tok olanın aç olanın halinden anlaması gibi bir maneviyat içermesinin yanında, insanların empati, hoşgörü, dayanışma ve yardımlaşma gibi önemli psikolojik becerileri artırır" dedi.
Oruç Tutmanın Psikolojik Faydaları
Dr. Şen, oruç tutmanın psikolojik faydalarının özdenetim, sabır, zihinsel dayanıklılık ve farkındalık gibi kavramlarla bağlantılı olduğunu belirtti. Oruç, yemek, içmek ve diğer fiziksel ihtiyaçlardan feragat edilmesi gerektiği için bireylerin kendilerini kontrol etme becerilerini geliştirdiğini söyleyen Dr. Şen, "Oruç, gün boyunca açlık hissiyle başa çıkmayı öğrenirken psikolojik dayanıklılık ve özdenetimi güçlendirir. Ayrıca, duygusal istikrarı artırabilir ve stresle başa çıkmayı deneyimleme fırsatı sunar" şeklinde konuştu.
İrade Gücünü Artıran Oruç
Oruç tutmanın, bireylerin irade gücünü nasıl artırabileceğine de değinen Dr. Şen, Ramazan ayında yeme içme eylemlerine ara verilmesinin beynin ödül sistemiyle ilgili dopamin salgısını düzenlediğini belirtti. "Dopamin, haz ve ödül sistemiyle bağlantılıdır ve sürekli yeme, içme, eğlenme gibi eylemler dopamin salgısını artırırken, bu uyarıma tolerans gelişir. Oruç, bu toleransı azalttığı için dopamine yanıt artar. Bu durum sadece irademizi güçlendirmekle kalmaz, aynı zamanda daha küçük şeylerle tatmin olmayı öğretir" ifadelerini kullandı.