GÜNDEM

Suriyeli kadınlar fuhuşa sürükleniyor

Abone Ol

Şanlıurfa Mazlumder Şube Başkanı Fatih Kaplınpıçak yaptığı açıklamada, Suriye"deki iç savaşta sağ kalmayı başarıp Türkiye"ye gelen kadınların ikinci eş olarak alınması “satılması”, fuhuş sektöründe kullanılması ile ilgili son zamanlarda medyada bazı haberler çıkmaktadır. 

Gerek Genel Merkez gerekse de Şanlıurfa Şubesi olarak bu konuyla ilgili kaygılarımızı ve alınması gereken önlemler ile ilgili görüşlerimizi 30.05.2014 tarihinde kamuoyuyla paylaşmıştık. Aradan geçen yaklaşık bir senelik süre zarfında hala bu tür haberlerin medyada yer bulması “alınan önlemlerin” fazla işe yaramadığının göstergesidir. Dolayısıyla “alınan tedbirlerin” tekrar gözden geçirilmesi gerekmektedir.

İkinci eş konusundaki gerekçeler dine dayandırılsa da, dini nikahın T.C Medeni Hukuku"nda hiçbir karşılığının olmaması bu gerekçenin tekrar sorgulanmasını gerektiriyor. Herhangi bir güvenceye sahip olmayan kadınlara her türlü muameleye katlanma zorundalığı gerektirecek olan bu tür evlilikler, erkek tarafından hiçbir yaptırıma maruz kalmadan istendiği anda sona erdirilebileceğinden, kadın ya toplum tarafından onaylanmayan mecralara yönelecek ya da intihara sürüklenecektir. Her ihtimalde de kadın modern versiyonuyla diri diri toprağa gömülmüş olacak, ayrıca bu durum ileride, sahiplenilmeyen, yaşamını sokakta sürdürmeye çabalayan kişilerin artmasına ve beraberinde sosyolojik açıdan önü alınamaz sorunlara da yol açacaktır. Toplum yapılan veya yapılacak olan fiillere/işlere, eğer ki onay verme/vermeme konusunda kendisini yetkili bir merci addediyorsa bu tür mecralara giden yolların önünün kesilmesi konusundaki önlemleri de almak zorundadır. Bugün bu olayları görmezden gelip yarın onaylamamak ve eleştirmek toplum vicdanıyla bağdaşacak bir durum değildir. Bir insanın para karşılığı başka birisinin yönetimine verilmesinin hukuktaki karşılığı insan ticareti, KÖLELİK"tir.

Gerek ulusal hukuk gerekse de uluslararası hukuk mevzuatında bu durum insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamında ele alınmış ve sorumluları evrensellik ilkesi gereğince yargılanmaya tabi tutulmuşlardır. Yani bu tür olaylar en asttan en üstte kadar bütün kusurluları gerek ulusal hukuk çerçevesinde birey olarak gerekse de uluslararası hukuk çerçevesinde hem birey hem de devlet olarak sorumlu kılmaktadır. Bu suçların çocuklara yönelik işlenmesi durumunda ise, Türkiye"nin de taraf olduğu Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi gereğince yaptırımlar daha da arttırılmaktadır. Modern hukuk sistemleri kişilik haklarından vazgeçmeyi bir hak olarak kabul etmemektedir. Her ne kadar kadınların, özellikle evlenmede, onaylarının alındığı iddia edilse de, unutulmamalıdır ki hiçbir baskı altında kalınmadan özgürce beyan edilmeyen iradelerin hukuki geçerlikleri daima tartışmalı ve büyük oranda batıl kabul edilmektedir. Yaratandan ötürü yaratılana saygı çerçevesinde olaya yaklaşmayı görev bilip yetkili mercileri gereken soruşturmaları yapmaya, hukuktan ve insan olmaktan doğan yükümlülükleri gereği önlemler almaya çağırıyor, bu konuda Şanlıurfa Mazlumder Şubesi olarak üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye hazır olduğumuzu beyan ediyoruz.