GAP Projesi bitirilsin, Harran ile Fırat birleşsin. Kurumuş topraklar suya kavuşsun.denildiği kitaplarda ,dergilerde ve gazetelerde yerini aldı.. Yılların özlemi Dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in 11 Nisan 1995 tarihinde katıldığı tören ile kanallardan su bırakıldı. Aradan tam 16 yıl geçti. Sulamadan çiftçiler iyi gelir elde etti. Ancak; Sulama sonrası binlerce dönüm arazi tuzlulaştı ve çoraklaştı. Şimdi milyarlarca lira devlet para harcıyor ki bu arazileri kurtarsın Yine bu toprakları kurtarmak için çare bulunuyor. Uzun vadede olsa para harcanabilip kurtarılabiliyor.

İkinci mesele ise köylerin içinden geçen büyük sulama kanalları ve Şanlıurfa il genelinde yaz döneminde sıcaklığın 50 dereceye çıktığı düşünüldüğünden serinlemek için kanallara giren yüzlerce genç ve çocuk boğularak 16 yıl içinde hayatını kaybetti.Halen de kaybetmeye devam ediyor. Bunları geri getirecek çare ise maalesef yok.

İşte son 10 gün içinde kamuoyuna yansıyan kanallarda boğularak hayatını kaybedenlerden bahsedeyim. ' Şanlıurfa merkeze bağlı Kubacık Köyü'nde oyun oynayan küçük Emire, ayağının kayması sonucu evlerinin yanından geçen DSİ'ye ait sulama kanalına düştü.otomobille hastaneye götürülürken yolda yaşamını yitirdi.

Şanlıurfa ile Viranşehir İlçesi'nde, serinlemek için Devlet Su İşleri'ne (DSİ) ait sulama kanalına giren 24 yaşındaki Yusuf İpek ile ayaklarının kayması sonucu kanala düşen 9 yaşındaki Raşit Çağır ile aynı yaştaki Faysal İnanpolat boğularak yaşamını yitirdi.

Merkeze bağlı İbrik Köyü'nde oturan ilköğretim 3'üncü sınıfı öğrencisi Raşit Çağır, evlerinin yakınında oyun oynadığı sırada ayağının kayması soncu DSİ'ye ait sulama kanalına düştü. Suya düştüğü yerden yaklaşık 1 kilometre uzaklıkta Raşit Çağır'ın cesedine ulaşıldı.

Viranşehir'in Karınca Köyü'nde ise ilköğretim 3'üncü sınıfı öğrencisi Faysal İnanpolat, uzun süre eve dönmeyince yakınları tarafından aranmaya başlandı. İnanpolat'ın evinin yakınından geçen DSİ'ye ait sulama kanalına düşme olasılığı üzerine, kanal güzergahında arama başlattı. Yaklaşık 3 saat süren çalışma sonrası, evinden 3 kilometre uzaklıktaki sulama kanalında Faysal İnanpolat'ın cesedine ulaşıldı. ' Bu boğulan çocukların ve gençlerin aileleri perişan durumda. Gençleri kontrol altında tutmak zor. Biraz yüzme biliyorsa cesaretli oluyorlar.

Her yıl Jandarma, Devlet su İşleri 15.Bölge Müdürlüğü duyuru yapıyor. Kanallara girmenin tehlikeli olduğu belirtiliyor. Ama sonuçta dinleyen olmuyor.

Bu Kanallarda akıntının çok fazla olması ve çok iyi yüzücülerin bile kurtulma şanslarının çok az olduğu için yetkililerin mutlaka bir çözüm bulmaları gerekiyor.

Özellikle köy içlerinde kanalların tel örgü ile kapatılması ile küçük çocukların düşme riski ortadan kalkabilir.