Selamun aleykum arkadaşlar! Malumunuzdur. Her yerde, her ilde, her ilçede vs. topraklar değerlendi. En çok değerlenen yerlerden birisi de Urfa. Urfa... Peygamberler şehri Urfa. Verimli tarlaları, bağ ve bahçeleri arsa diye ilan verip satmak moda oldu. Güzelim tarlalar, bağlar ve bahçeler beton yığınlarına dönüyor. Yapma diyen yok, etme diyen yok, en önemlisi de Allah korkusu yok! Normalde en azından bu tür yerlerin ekmeğimiz için, geleceğimiz için, yaşamımız için peşkeş çekilmemesi, betonarmeye izin verilmemesi gerekiyor. Ancak nerdeee! Bir örnek vermek istiyorum, Emekli bir din görevlisi hocamızın birisi evini, yurdunu terk etmek zorunda kalmış bir musibetten, bir beladan kaçmak için. Bir ev almış başka bir yerde kendisine. Aile kalabalık ve odalar yetersiz imiş. Urfa'da moda olan dam en üstte oturana ait modası dolayısıyla da 3.katı almış ki; en azından damda kendime bir oda yapar, fazla eşya vb. oraya yerleştiririm diye düşünmüş. Aynı zamanda odun vb. de oraya koymakmış niyeti. Ancak daha niyetinden öteye 1 adım bile gidemeden belediye, ya da belediye görevlileri gelmiş ve engel olmuşlar. Oysa ki hemen yanındaki, karşısındaki arka ve önündeki 3.katta oturanlar böyle bir sistemi zaten hayata geçirmişler. Hocamız bu iş nasıl olur? Etrafımda olanların, komşularımın yaptığının aynısını yapacağım bende. Farklı bir şey değil, Velhasıl harama bulaşmak istemeyen hoca da damdan vazgeçmiş. Ne iştiiir, nassıl iştiiir. Anlamak mümkün değil. Ortalıkta fakir fukara, garip guraba kısmından olanları da illa harama sürükleyecek bu sistemleri. Gerek yok arkadaş. Gerek yok böyle mala mülke. Gerek yok böyle zenginliğe, mal varlığına. Bu türlerin-türdeşlerin her şeyleri para olmuş. Para hırsı bürümüş gözlerini. İşin enteresan tarafı da şu: para için neleri var neleri yok satıyorlar. Aynen örneğimizdeki tarla gibi. Biraz canları sıkıldı mı da, şehirden bunaldılar mı vb. Durumlarda da bir parça toprağımız, bağımız, bahçemiz olsaydı da gidip bu şehrin havasından biraz olsun kurtulsaydık, bir nebze de olsa temiz hava alsaydık. Yüksek yüksek binalardan ilerileri, bir yerleri göremez olmuşuz. Allah'ın bahşettiği bu güzelim gözlerle alabildiğince ilerileri, güzellikleri, nimetleri, çevremizi izleyebilsek vs. diyorlar.. Vah vah! Ne ettik kendimize, yazık oldu böyle bize, vurmak vakti geldi dize. Noluyor paracılar söyleyin size! Bu daha başlangıç.. Bu daha dünyada iken karşılaşmaya başladıklarımız. Aslolan ahiret... Tek diyeceğim şu: "Allah ahrette yar ve yardımcınız ve yardımcımız olsun!"