49 rehinenin IŞİD’ ın elinden kurtarılması operasyonunun detayları ile ilgili en güzel açıklamayı Mit Müşteşarı Hakan Fidan yapıyor: " Sabır, detaylı çalışma, zeka ve metanet. Başka söylenecek bir şey yok..."
İşte Yeni Türkiye’ nin farkı bu olsa gerek, her kurumuyla gerektiği gibi ülkesinin ve insanının menfaatine çalışan bir ülke... Haziran’ dan beri rehinelerle alakalı muhalif pek çok çevre değişik spekülasyonlar yapmaya çalıştı. Cumhurbaşkanlığı seçimine malzeme yapmaya çalıştılar; sözde seçim öncesi serbest bırakılacaklar ve sanki seçilebilmek için kahramanlık vurgusuna ihtiyacı varmış gibi Tayyip Erdoğan için bir kahraman algısı oluşturulacaktı onlara göre. Bu öngülere sahip çevrelerce rehinelerin esareti anlaşmalı bir esaretti ve bu cevrelere göre zaten hükümet IŞİD’ e destek veriyordu. Pek çok konuda değişik komplo teorileri olan ve yaşadığımız dünya dışında sanki bir hayal dünyasında yaşayan bu çevrelerce üretilen teorilerde çözüm sürecinden, diş politikaya kadar pek çok konuda hep hükümetin aleyhine tezler var ve bu tezlerin hiç birinde insaf ve insanilik unsuruna rastlayamazsınız. Bunu niçin söyleme ihtiyacı duyuyorum? Şunun için ; çok taraflı ve yanlış bir bakış açısına sahip olduklarını vurgulamak için...Özellikle Çözüm Süreci ile ilgili de böyle bir algı oluşturulmaya çalışılıyor bu senaristler tarafından ve bu konuyu inşaallah bir sonraki yazımda işlemeye çalışacağım. Bu yazımda işlemeyi düşünüyordum ama gelişmeler öncelik sırasını değiştirmiş oldu...
Zaman zaman söylüyoruz Türkiye artık her söyleneni yapan bir ülke değil; tabiri caizse söz dinleyen değil, sözü dinlenen ülke... Şu an Amerika ve müttefiği ülkeler IŞİD’ e karşı bir operasyon hazırlığındalar. Operasyondaki konumunu sıcak destek vermemek olarak belirleyen ülkemiz için bölgedeki kaos ortamından, etnik ve mezhebi çatışmalardan uzak durabilmenin en mantıklı yolu bu gibi gözüküyor. Uluslararası arenada Türkiye için teröre destek veren ülke imajı oluşturmaya çalışan bazı dış çevreler ve yerli işbirlikçileri bu fırsatı kaçırmadılar tabii. Bu tavır sorgulanır oldu. Onların tezlerine göre IŞİD’e yapılacak operasyona katılmama sebebimiz IŞİD’e verdiğimiz desteğin bir göstergesi idi. Rehinelerde bu oyunun bir parçası idiler ve anlaşmalı tutuldukları manası çıkıyordu onların senaryolarına göre. Bu senaryoda da yine hükümet kötülüğün simgesi sihirbaz cadı, kendileri ise Pamuk Prenses’idiler. İşte tam bu zaman diliminde rehinelerin başarılı bir operasyonla kurtarılması tabiri caizse içerde ve dışarda tüm bu senaristlerin senaryolarını bozdu; tam da sıcağı sıcağına, tam da herkes bilmiş tavırlarla bu meseleyi biribirinin kulağına fısıldarken... İşte bu olay Yeni Türkiye’nin ne olduğunun en güzel göstergesidir aslında. Kötülük senaryosu yazan ve konuşan herkesin sözünü ağzına tıkayan, bilmiş tavırlarını, art niyetli yorumlarını, şartlı bakışlarını, detayında kul hakkına varan yalan, dolan ve iftiralarını onlara yutturan, herkesi şaşırtan, yüzlerini kızartan ve kötülere "Bu da tutmadı, yeni bir senaryo lazım " dedirten bir Türkiye; Yeni Türkiye...
Artık gecesini gündüzüne katarak milleti için çalışan, özgürlüğüne kavuşan vatandaşları için çok önemli olsa dahi programlarını iptal eden , onları özel uçakla alıp evlerine kadar getiren, konsolosunu alnından öpen, kardeşlik vurgusuyla musafaha yapıp sarılan, tek tek kendi eliyle onlara güller dağıtan, çocuklarını kucaklarında taşıyarak onlara acıda ve sevinçte birlik ve beraberlik mesajı veren bir ekip var Yeni Türkiye’ de... İnsaf sermayesini uzunca yıllar suistimal etmiş bazı çevrelerinde maalesef içinde olduğu tüm senaristleri bir kez daha düşünmeye ve insafa davet ediyorum. Artık bize komplo teorileri değil yapılan hizmetlerin iyi niyetini ve yapıcılığını görebilecek güzel senaryolar lazım, kalın sağlıcakla...