Yargı Herkese Dokunabilmelidir


Başı ezilen bu teröristlerden birinin telefonunda yapılan incelemede terör örgütü PKK ile kol kola yürüyen HDP milletvekilinin resimleri çıkmış, biz bu duruma şaşırdık mı?
Tabi ki hayır!
Ama bu kirli resimler ortalığa saçılınca herkes saçını başını yolmaya başladı.
Aslında bu resimler malumun ilanıdır.
Yani HDP ile PKK ilişkisinin afişe olmuş halidir.
Bu ülkede yaşayıp da HDP ile PKK’nın ilişkisini bilmeyen bir kişi bile yoktur.
İşte tam bu noktada kafa karıştıran bir durum ortaya çıkıyor.
Aklını ve bedenini emperyalizme kiralamış olan bu teröristin telefonu operasyondan sonra başka bir zaman ve/veya mekanda ele geçirildiyse sözüm yok ama, aynı anda ele geçirildiyse resimler neden bu kadar zaman sonra servis edildi?
Bunu neden mi soruyorum?
Hemen izah edeyim, bakın öldürülen bu teröristin telefonunda terör örgütü kamplarında çekilmiş resimleri çıkan kadın, operasyondan tam 13 ay sonra yapılan 24 Haziran 2018 genel seçimlerinde Diyarbakır HDP milletvekili seçiliyor. Bu kadın aday olarak YSK’ya başvurduğunda neden adaylığı engellenmedi?
Adaylığı engellenmeyen, milletvekili seçilmesi engellenmeyen ama şimdi dokunulmazlığının kaldırılması için uğraşılan bu kadın,
Yaklaşık dört yıldan beri milletvekili maaşı (aylık 30 bin civarı) alıyordu.
Milletvekilliği emekliliğini hak ettiği için ömür boyu emekli maaşı (aylık yaklaşık 20 bin) alacaktır.
Birçoğumuzun hayatı boyunca göremeyeceği kadar lüks hastanelerde TBMM bütçesinden tedavi olabiliyordu.
En kaliteli ve pahalı merkezlerde diş yaptırıp faturayı TBMM’ye ödetebiliyordu.
Havaalanlarına WIP kapıdan giriş yapabiliyordu.
WIP salonda kahvesini içip, gazetesini okuyabiliyordu.
Meclis lokantasında dört çeşit yemeği 20 liraya yiyebiliyordu.
Telefon ve posta giderlerinin büyük bir kısmını TBMM’ne ödetebiliyordu.
Kırmızı ışıkta geçtiğinde, hız sınırına uymadığında cezadan muaf olabiliyordu.
Kendisini verilen “diplomatik” pasaportla isteğini her ülkeye vizesiz seyahat edebiliyordu.
Yakınlarını danışman olarak işe aldırıp, maaşlarını TBMM’ne ödetebiliyordu.
En önemlisi dokunulmazlık zırhına bürünmüştü.
Ve daha bilmediğimiz bir sürü ayrıcalıktan faydalanabiliyordu.
Keşke resimler zamanında ortaya çıksaydı da, bu kadın vekil olmasaydı.
Terör örgütü kampında çekilmiş resimleri bulunan bu kadının vekilliği ivedi olarak düşürülmeli, dokunulmazlığı kaldırılmalı ve terör örgütü üyeliği suçundan yargılanmalıdır. Hatta kaçma ihtimalini ortadan kaldırmak için önce gözaltına alınıp, sonra diğer prosedür yerine getirilmelidir.
Ayrıca bu resimlerin bu kadar geç ortaya çıkması ile ilgili de, soruşturma açılmalı, ihmali veya kastı olanlar bulunup, cezalandırılmalıdır.
Pek tabi olay bu kadarla sınırlı değil, PKK, FETÖ, ISİD (DEAŞ), DHKP-C, TKP-ML, IBDA-C, El-Kaide, El Nusra Cephesi, Hizbullah, Tevhid Selam ve benzeri terör örgütleriyle irtibatı olan varsa, bu örgütlerin amblemleriyle, liderleriyle, mensuplarıyla fotoğrafı olan varsa bunlarda acilen tespit edilip kaçmalarına fırsat verilmeden önce gözaltına alınmalı, sonra da gereği yapılıp cezalandırılmalıdır.
Sadece terör bağlantıları değil, hakkında herhangi bir suçlama bulanan, yargıya intikal etmiş dosyası olan ve fezlekesi TBMM’ne kadar ulaşan vekillerin tamamının dokunulmazlığı tek oturumda kaldırılmalıdır.
Bakınız TRT’nin 27 Şubat 2021 tarihli haberine göre,
59 HDP'li milletvekili hakkında 955,
97 CHP'li milletvekili hakkında 245,
12 AKP'li milletvekili hakkında 13,
8 MHP'li milletvekili hakkında 8,
8 İYİ Parti'li milletvekili hakkında 15,
2 TİP’li milletvekili hakkında 9,
1 DBP’li milletvekili hakkında 54,
1 DP’li milletvekili hakkında 6,
1 YP’li milletvekili hakkında 1,
6 Bağımsız milletvekili hakkında 30 olmak üzere TBMM’nde bekleyen 1336 dokunulmazlık dosyası bulunmaktadır.
Değerli okurlarım, sizce de çok ürkütücü bir rakam değil mi?
Tabi bu vekillerin suçlu olup, olmadıklarını bilmiyoruz. Ama suçlu değillerse bile şaibeli durumda oldukları bir gerçektir.
Bu 1336 dosyada adı geçen 195 milletvekilinin tümünün birden dokunulmazlığı kaldırılarak yargılanmaları sağlanmalıdır. Yapılacak yargılama sonucu suçsuz bulunanlar tekrar milletvekilliğine dönebilmeli ancak suçlu bulunanların ise milletvekilliğinden elde ettikleri bütün hakları (milletvekilliği emekli maaşı da dahil olmak üzere) elinden alınmalıdır.
Ayrıca bu tür olaylarla yeniden karşılaşmamak için gerekli kanuni düzenleme yapılmalı ve milletvekili adayı olanlara mutlaka güvenlik soruşturması yapılmalıdır. Devlet dairesine alınacak bir hizmetliye bile güvenlik soruşturması yapılırken, ülkenin kaderini belirlemeye yetkili kılınan milletvekillerine (adaylık süreçlerinde) güvenlik soruşturması yapılmaması trajikomik bir durumdur.
Hakkında dava açılmış olan kişilerin masumiyeti ispatlanmadan milletvekili adayı olmasına izin verilmemelidir.
Gazi meclisin şanına gölge düşürmeye kimsenin hakkı yoktur.

İmam Hüseyin SAVAŞ
13 Ocak 2022