TÜKETİM GÜNÜ/SEVGİLİLER GÜNÜ

Abone Ol

Ticaretin zirveye taşındığı günü geride bıraktık. Tüketimin sendelediği yeni bir güne daha; merhaba dedik. Üretimin hala devam ettiği, tüketim gününe ise; daha çok var. Her yılın belli dönemlerine ‘gün’ler serpilmiş. Herkesin 365 günün içerisinde bir ‘gün’leri var. Yılbaşı, 14 Şubat, anneler günü, babalar günü, doğum günü vs. daha çok uzatabiliriz bu günleri. Neden yılın her gününde, her anında hatırlamamız gereken bu özel sevgilerimizi tek bir güne sığdırıyoruz? Annemiz, daima anne olarak yanı başımızda. Babamız, her zaman baba. Sevgilimiz, her zaman sevgili.

Tüketimin hızla arttığı bu günlerde, üretim yavaşlıyor. Kendimizden korkarak yeni şeylerin önünü açamıyoruz. Örneğin; hediye, sadece bir gül alıp sevgiliye vermekle bitmiyor. Anlık olan; sevgiliye gül verilmesi ve hemen bitiyor. Akabinde, yeni şeylerin peşi sıra gelmesi gerekiyor. Burada kişiye münhasır yeni şeyler ortaya çıkıyor. Sevgiliye söylenecek güzel sözler veya şiirler. Burada bir anekdot belirtmem gerekirse; Türkiye’de şiir okuma konusunda çok gerilerde. Şiir okunmasının böyle nadir olduğu ülkede, şairlerin çıkması ne kadar kolay olacaktır? Yakın tanıdığım şair; ‘abi’ diye nitelendirdiğim Sezai Akçalı’dan bahsetmek istiyorum. Kendi şiirlerini bir araya toplayıp güzel bir kitap haline getirdi. Yayınevlerinden gelen red cevapları, onu yıldırmayıp kitabını kendisi yayınlatmıştır. Şiir okumaktan aciz olduğumuz bu ülkede; şairlerden nasıl haberdar olacağız? Çok güzel bir şiir kitabı kaleme almış ve her mısrasında okuyucu kendisini bulmaktadır. Sezai Akçalı’dan güzel bir şiir ile devam edelim:

Daha yeni girdim dokuz yaşa,
Hasret kaldım nan ile aşa,
Bu yaşta bunca acı gelir mi başa,
Hayat kahpe ise ben neyleyim.

Çalışmaktan nasırlarla doldu elim,
Hayatın yükünden büküldü belim,
Acılara dayanmaz oldu tenim,
Hayat kahpe ise ben neyleyim.

Doğdum doğalı üstümde olmadı çulum,
Cebimde olmadı hiç bir kaç pulum,
Yükü ağır minik bir kulum,
Hayat kahpe ise ben neyleyim.

Yırtık umutlarla çıktım hep yolla,
Mutluluklarda bir türlü veremedim mola,
Kesem umutlarla, sevgiyle dola,
Hayat kahpe ise ben neyleyim.

Kendi üretkenliğimizin ön planda tutulduğu bir yaşam sürmek, bu kadar zor mu? Tembelliğe alışıp, hazıra konmak niye? İnsan tembelliğe bir kere alıştı mı; her zaman işin kolayına kaçar.

14 Şubat sevgililer günü geçti. Bu özelleştirilmiş günde, sevdanın bir insana dönüştüğü ve gönlünüzde taht kuran kişiye ne aldınız? Tek taş yüzük? Kolye? Gül? Bence en iyisi; kitap almaktır. Eğer somut bir şey onu mutlu edecekse!!!

Ona yazdığınız bir şiir; sevginizin kelimelere dökülüp, kalbini titretmesi, onu mutlu edecek en güzel anlardır. Sezai Akçalı’nın bir şiiri ile veda etmek istiyorum.

Ben iliklerime kadar senle doluyum,
Yokluğun yok hiçbir zerremde
Seninle kaplı bu beden,
Olmazsan anlamsızım,
Yitikliklerin başkenti olur gönül şehrim,

Olmazsan çaresizim,
Bir gıdım umut kalmaz gözbebeklerimde,
Olmazsan olmazım ben,
Karanlık yolların yolcusuyum,
Sensizlik iter beni en derin çukurlara,
Yok olma, kal bende sonsuza dek,
Adımı yazdırma mezar taşına.