Töre cinayetleri konusunda, çok insan, çok şeyler söyledi, yazdı. İstedim ki, bu yazımda, bende bir farkındalık, farklı düşünce, belki birazda aklımızdan geçen ama, söylemediğimizi, yazmadığımızı yazayım.
Bir insan bir insanı seviyor, Büyüklerin Anne Babanın rızası dışında bir karar veriyor. Doğrusu; İnsanın Evlilik gibi önemli bir kararı alırken, Büyüklerin , Anne ve Babasının onayını almasıdır.Çünkü Baba Anne Onca emeklerle büyütüp yetiştirdiği çocuklarının, bu önemli kararlarına tecrübesi ile, büyük katkıları olacaktır. Ama bu emekleri yok sayıp; Böylesi önemli kararı tek başına vermek, Anne Babasını yok saymak, Bence kabul edilemeyen, zora giden burasıdır. Birde buna hata yapılır, yanlış olur, kuşkusu eklenince, iş sarpa sarıyor.
Dini ve insani açıdan yanlış olan, töre cinayetlerine, Az gelişmiş toplum yapısının değer yargıları ile bakarsak.
Allah kimsenin başına vermesin. O Anne babanın, o büyüklerin halini bir düşünün, Toplumda Bu insanlara karşı, bilinç altında aşağılama, hor görme, uzak durma varken, Onları suça itme, suça teşvik varken, Onlara destek olmak yerine, yalnızlığa itme varken, bu insanlardan aklı selim iş beklemek, sağlıklı karar beklemek, çok saflık oluyor. Maalesef..
Hatadan sonra da, kimsenin ah vah etmeye, eleştirmeye, kötülemeye hakkı yoktur. Eğer toplum olarak, İnsanlar olarak, doğru düşünürsek, doğru karar verirsek, daha az üzülürüz. Yaptıklarımız da içimize siner.
Bu konu, hakikaten beni hem çok üzmüş, hem de çok düşündürmüştür. Doğrusu; Bir tarafta Anne Babanın rızası dışında bir kararı içe sindirme erdemi, Bir tarafta Akraba, eş dost toplum baskısı. İçinden çıkılmaz bir durum. Bana burada sadece, Allah kimsenin başına vermesin demek düşüyor.
Kalın Sağlık ve Esenlikle…
İsa GÜNEŞ
Çevre Gönüllüleri Dernek Başkanı