RAMAZAN
Ramazan; on bir aydan daha hayırlı, seksen küsur senenin semeratını taşıyan, leyle-i kadri içinde barındıran mübarek bir aydır. Dünya meşgalelerine aldanıp, dünyevi lezzetleri içerisinde, Allahın huzurunda aciz bir kul olduğunu bildiren bir aydır.
İnsan, ramazana hazırlanmalıdır. Nefsini hesaba çekmeli, ne kadar aciz bir kul olduğunun farkına varmalıdır. Ramazanda; insan nefsini terbiye edebilmek için, Cenab-ı Erhamürrahiminin, kuluna senede bir kez şans tanımasıdır. Bu da ancak oruç ile olur. Oruç tutarak insan; paylaşmanın, zengin iken fakirin, aç iken tokun halinden anlamasıdır. Namaz; nasıl dinin direği ise, nefsin terbiyesi de oruç ile olur. Sahurdan başlayıp, iftara kadar olan süre zarfında, mideyi aç bırakarak nefsin terbiyesine yardımcı olur.
Namaz, müminin miracıdır. Namazsız oruç, oruçsuz namaz olmaz. İnsan; namaz ile Allahın huzurunda, aczini ve fakrını gösterir. Ramazan ayında, teravih namazı kılınır. Teravih namazı; bir Müslümanın, ramazan ayını, Allahın huzuruna çıkarak, Hz. Muhammed (s.a.v) salavat getirerek şevkle idrak edebilmesidir.
Bu ay içerisinde öyle bir gün var ki; seksen sene ibadet ile meşgul olmakla eş değerdir. Leyle-i kadir; o gün, Kur-anı Kerimin indirildiği gündür. O güne erişenler; o günün her anını ibadet ile geçirsinler. İşte bu yüzden Ramazan; ibadet ayı, Kur-anı Kerim ayıdır. Her gün bir cüz okunur. Bu ayda, bir hatim indirilir.
Ramazan, bolluk ve bereket ayıdır. Kim ki; Ramazan ayını ibadetle, hayırla geçirirse, Allah (c.c) ona, rahmet kapılarını açar. Cennette sadece bir kapı vardır ki; o kapıdan, sadece oruç tutanlar geçebilir. Allah (c.c); o kapıdan geçebilmeyi, biz insanlara nasip ve müyesser eylesin. Âmin. Allah (c.c), bizi ramazan ayını idrak edebilenlerden eylesin. Âmin. NE MUTLU RAMAZAN AYINI İBADETLE İDRAK EDEBİLENLERE…