Karın Tokluğuna Çalışanlar

Abone Ol

Ülkemizde 5 milyonu kamu kurumlarında, 10 milyonu özel sektörde olmak üzere 15 milyon ücretli çalışanımız var. Bunun yanı sıra kayıtlı 3 milyon 500 bin esnafımız ve kayıtlı 2 milyon çiftçimiz var. Yani aktif olarak çalışan, üreten ve para kazanan insan sayımız için yuvarlak rakam 20 milyon diyebiliriz.
    9 milyona yakın işçi emeklisi, 3 milyon civarı memur emeklisi, 2 milyon 500 bin kadar da esnaf emeklisi olmak üzere, yaklaşık 14 milyon insanımız da emekli maaşı alıyor.
    Kayıtlı olarak çalışan veya emekli maaşı alan 34 milyon kadar insanımız var.
    Kimin ne kadar maaş aldığını tek tek bilemem ama ülkemizdeki ortalama çalışan maaşını da, ortalama emekli maaşını da hepimiz biliyoruz.
    Bu maaşlara karşılık sendikaların tespit ettiği açlık ve yoksulluk sınırları da ortada…
    Bu bilgiler ışığında, Türkiye’de kaç insanın karın tokluğuna çalıştığını sorgulamak istiyorum.
    Sanırım, öncelikle “karın tokluğuna çalışmak” tabirine bir açıklık getirmek gerekiyor:
    Günde 8 saat çalışarak ücret almadan sadece verilen 3 kap yemek ile karnını doyurmak değildir.
    Bana göre, kamuda, özel sektörde veya kendi işyerinizde, tarlanızda, bahçenizde çalışıyorsanız ve bütün çabalarınıza karşılık:
    Birikmiş 5 kuruşunuz yoksa, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Sılayı Rahim yapamıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Kredi kartı borçlarınızı kapatamıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Borçlarınızı kapatabilmek için sürekli yeni krediler kullanıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Otomobilinize yakıt dolduramıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Vergilerinizi ödeyemiyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Elektrik, su, doğalgaz faturalarınız geldikçe yas tutup, karalar bağlıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Reçetenizin katkı payını ödeyemiyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Sebze, meyve alamıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Et, süt, yumurta alamıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Çocuğunuzun kırtasiye ihtiyaçlarını karşılayamıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Sağlık, giyim, gıda gibi ihtiyaçlarınızı sürekli ertelemek zorunda kalıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Ailenizle birlikte yemeğe çıkamıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Sinemaya, tiyatroya, kitaba, gazeteye, dergiye ayıracak bütçeniz yoksa, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Yıllardan beri tatile çıkamıyorsanız, karın tokluğuna çalışıyorsunuzdur.
    Karın tokluğuna çalışılıp, çalışılmadığı siyasi olarak değil, vicdani olarak değerlendirilmesi gereken bir konudur.
    Lütfen bu yazıyı okuyunca, kendi durumunuzu gözden geçirerek, yıllardan beri süregelen çalışmalarınızın karın tokluğuna olup olmadığına kendiniz karar veriniz.