İnsanlık dediğimiz kavramın, ne anlama geldiğini unutmuş bir nesil yetişiyor. Çıkar ilişkisine dayandırılan bu kavram, günümüzde vicdan meselesine dönüştürülmüştür.
İnsanlık; günümüzde vicdan kelimesi ile eşdeğer tutulmakta. Bunun nedeni ise; çıkar ilişkisi üzerine kurulan arkadaşlıklar, vicdan kelimesi yerine insanlık kelimesini kullanmalarından kaynaklanmakta.
Arkadaş demek; ayrı şey, dost demek; ayrı şey! Arkadaş; çıkar üzerine aynı ortamı paylaşmak zorunda kaldığın kişi veya kişilerdir. Ya çalışma ortamında ya da okulda birlikte bulunmanızın zorunlu olduğu yerlerde kendiliğinden ortaya çıkan ilişkilerdir. Dost ise; zorunlu haller dışında bir araya gelip, gönlünüzden geçen sözcükleri, aklı devre dışı bırakıp, dile getirdiğiniz duyguları karşınızdakine hissettirebildiğiniz kişidir. Aynı ortamda bulunmanıza gerek yok, zorla bir yerde oturmanıza da lüzum yok. Duygu ve düşüncelerinizi hissedebilen kişidir. Gönlünüzden ve aklınızdan geçen herhangi bir cümleyi rahatça söyleyebilirsiniz. Makam, mevki gibi insanın duygularını sınırlayacak hiçbir engel yoktur. Yanında rahat edebildiğiniz kişi; sizin dostunuzdur. ‘Ben, bu cümleyi söylersem bana darılır mı?’ tümcesini düşünmeden doğrudan söyleyebilirsiniz. Çıkar ilişkisi gütmeden, saf ve en derin duygularla iletişiminiz devam eder.
Arkadaşlıklarda; kişi kendi rahatlığını düşünür ve çıkar ilişkisine dönen bu olgu; ‘senin de işin düşer’ gibi cümlelere dönüp insanı, vicdan muhasebesi yapmasına zorlar. Sonraki cümle; ‘senin insanlığın bu kadar mı?’ diyerek, bir iç meseleye dönüştürür. İnsanlıktan kasıt şudur; vicdan duygusunu belirginleştirerek, ‘belki, ikna olmasını sağlayabilirim’ düşüncesini güderler.
Günümüzde kullanılan terimler aslını yitirmiş bir vaziyette, yeni neslin konuşma tarzı olmuştur. ‘Güle güle’ gibi kullandığımız sözcüklerin yerine, ‘bye’ demek aldı. Gönül ferahlığı ve üzüntüsüz bir hayat sürmek dileğiyle yanından ayrıldığımız insanlara, İngilizce kökenli kelimeler sarf etmemiz, bizim zamane çocuklarımızın Türkçe’ye ne kadar hâkim olduğunu ortaya koymaktadır. Batıya özenmemiz, ağızlardan çıkıp, iş yerlerine verilen isimlere kadar gitmiştir.
Laf lafı açıyor, sözü daha fazla uzatmadan son birkaç cümle ile bitirmeye çalışalım. Arkadaş olarak gördüğümüz insanların, bizi vicdan ile tehdit etmesi; ne kadar gülünç bir durum! ‘Senin de işin düşer’ cümlesi son raddedir. Bunun ötesine daha geçilmemiştir. Allah (c.c); kimseyi kimseye muhtaç etmesin! Âmin.