Fenerbahçemiz, her olumsuz gelişmeden sonra, her krizde kongre tartışmalarına sürüklenecek, sosyal medyada oluşturulan algılarla başkan değiştirecek, tribünden yapılan tezahüratlarla yönetim değiştirecek bir kurum değildir ve hiçbir zaman da olmamalıdır." dedi.
Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Toplantısı, Fenerbahçe Spor Kulübü Faruk Ilgaz Tesisleri'nde gerçekleştirildi. Toplantıda konuşma yapan Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, sözlerine Fenerbahçeli eski futbolcu ve Teknik Direktör Bülent Uygun'a başsağlığı mesajı vererek başladı. Başkan Koç, "Allah kimseyi evlatlarıyla sınamasın. Sevgili kızı Almina nurlar içinde yatsın. Güneş Hanım’a (Çapa) da Allah’tan rahmet diliyorum. Kadın basketbol ve voleybol şubemizin efsanelerinden. Son zamanlarda sağlığı biraz kötüye gitti. Tekrar huzurevine döndü. Milli takımın ilk kadın kaptanıydı. Kendisi de nurlar içinde yatsın." diye konuştu.
Toplantıya hazırlanırken çok heyecanlı olduklarını belirten Koç, "Güzel projelerin haberlerini verecektik. Sizlere daha iyi hitap edeceğimiz gelişmeleri paylaşmak istiyorduk. Mutluyduk, psikolojik avantaj bizdeydi. 11 puandan 3 puana inmiştik. Kalan fikstürde inancımız bu puan farkının kapatılacağı yönündeydi. Hafta sonu pazar günü 5 müsabakamız vardı. Hepsi kendi etaplarında final maçlarıydı. Kadın basketbolda bir kez daha şampiyon olduk. Hiç kimsenin beklemediği, hiç beklenmedik rakiplere karşı, son yıllarda olduğu gibi, kendi stadımızda kaybettiğimiz puanlarla şampiyonluk şansımızı sekteye uğrattık. Haklı olarak bir anda bütün camianın ruh hali değişti, karamsarlaştık. Birçoğunuz öfkelendi. Bizim burada olmamız, sizden farklı duyguda olmamız değil. Bizler de aynı duygulara sahibiz ama biz üzülüp, şikâyet etme lüksümüz yok. Çalışıp bu sıkıntıları gidermek zorundayız. Her şeye rağmen kulübümüzün geleceği açısından, sabreden, bize güvenen, istikrarın yanında olanlara da teşekkür etmek istiyorum. Geçen sene renkli, çetin, yeri geldi mi gergin bir kongre yaşadık. Bir kez daha Fenerbahçe demokrasisinin ne kadar değerli olduğunu herkese gösterdik. Bu kongrede camiamız bizleri bir dönem daha 3 yıllık göreve getirdi." ifadelerini kullandı.
"Bu sorumluluğu, bu eleştiriyi, yeri geldi mi hakaretleri, iftiraların altında ezilmedim"
Futbol takımıyla ilgili konuşan Başkan Ali Koç, "Futbol tarihinin en başarılı teknik direktörlerinden birisi olan, dünyanın takdirini kazanmış, başarıları ortada olan Mourinho’yu hem Başkan Aziz Yıldırım, hem biz istedik. Netice itibarıyla kim kazanırsa kazansın gelecekti. Bu camiamız tarafından büyük coşku ve umutla, statta gördüğünüz gibi büyük bir motivasyonla karşılandı. Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada yankı uyandıran, Fenerbahçe’nin konuşulmasına sebep veren transfer oldu. Onunla hedefimiz sadece bugünü değil, geleceği de planlamak ve teknik açıdan da istikrar sağlamaktı. Sizin eleştirme lüksünüz var. Biz, 99 puan alan İsmail hocayı da eleştiren camiayız. Son yıllarda aldığımız puanlarla pek çok şampiyon olduğumuz yılların üzerinde, bu sene de öyle olacak. Sonuçta şampiyonluk çok çok önemli. Hocamızın transferleri doğrultusunda transfer sürecini tamamladık. Uzun yılların aksine transfer planlamamızı yaz transfer kampından önce bitirdik. Çok daha cesur davrandık, cesur planlama yaptık. Fenerbahçe tarihinin en değerli kadrosunu, en yüksek bütçeli takımını kurduk. Kaliteli, deneyimli, mücadele gücü yüksek hem Türkiye’de hem Avrupa’da başarılı bir takım oluşturduğumuzu düşünüyorum. 'Hayal kırıklığı varsa bunun tek sorumluluğu başkandır' dedim. Bu sorumluluğu, bu yükü, bu eleştiriyi, yeri geldi mi hakaretleri, iftiraların altında ezilmedim. Kimseyi de mazeret olarak kullanmadım. Futbol açısından, futbol yapılanması açısından ben ve arkadaşlarım elimizdeki maddi güçle en iyisini yaptığımıza inanıyorum. Futbol sadece planla, doğru kadro planlamasıyla değil, mücadeleyle, adaletle, bazen de şansla yazılan bir hikâyedir. Talisca gibi skorer bir ismi aldık. Skriniar gibi savunmada lider birini aldık. Diego Carlos gibi Premier Lig tecrübesi olan savunmacıyı kadromuza kattık. Zaten güçlü olan yapımızı daha da sağlam zemine oturttuk. Bu sezon hem futbol kalitesi hem rekabet seviyesi hem de mücadele gücü açısından doğru yolda olduğumuzun göstergesidir. Biz sadece sahada rakiplerle değil, adil rekabet açısından kronik hasta olan sistemle mücadeleye devam ettik. Bu mücadele sadece bizim için değil, bize göre tüm takımlar açısından fayda sağlayacak kazanımlar elde ettik. Bizden önce de bu sistem hakkımızı yedi, sesimizi kısmaya çalıştı. Başta bir önceki federasyon başkanı, yönetim kurulu, hakemler, gözlemciler, TFF profesyonelleri ve kurullarda görev yapan isimler artık Türk futbolundan silinmişlerdir. İnşallah da bir daha dönmemek üzere." şeklinde konuştu.