FARKINDALIK OLUŞTURMA GÜNLERİ

Dün 25 KASIM DÜNYA KADINA YÖNELİK ŞİDDETE HAYIR GÜNÜ idi. Birçoğumuz bugünün anlamını kavramış olsa da, bu eyleme devam ediyoruz. Biz toplum olarak ne kadar bu şiddete karşı çıksak ta, bu şiddeti her gün yapıyoruz. Ama bugün aklımıza geliyor. Sadece bir gün, kendimizi dizginleyerek bu davranışı yapmamaya çalışıyoruz.

Kadına yönelik şiddetten önce, toplumun temelini oluşturan aile yapısına değinmemiz gerekiyor. Aile; anne baba ve çocuklardan oluşan temel üzerine kuruludur. Bu temeli oluşturan; anne, kolonları; çocuklar ve çatısı; babadır.

Eğitim, ailenin oluşmasını sağlayan en önemli faktördür. Eğitim, ailede başlar ve öğrencilik hayatı ile devam eder. Ailenin temelini oluşturduğu eğitim, okulda öğretmenle devam eder. Öğretmen, çok önemli bir faktördür. Çocuk; eğitimi tamamlamak için okula devam ederken öğretmen, onun yol göstericisidir, yani eğitmenidir.

Okul sıralarından topluma kazandırdığımız bireylerin davranışları, ailesinin davranışlarının aynasıdır. Bu açıdan bakarsak, toplumun bir ferdi olan bir birey, ailesinden aldığı terbiyeyi dış dünyaya yansıtır.

Toplum olarak şiddete meyilli olduğumuzdan dolayı hakaret, küfür gibi sözcükleri gururumuza yediremeyiz. Aileden aldığımız terbiye buna müsaade etmez. Bunun sonucu olarak şiddet ortaya çıkar. Bu şiddet, her türlü şekilde olabilir. Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet ve adını sayamadığımız şiddet çeşitlerini içerir. Çoğunluk olarak ele aldığımız şiddet, fiziksel şiddettir. Bu noktada, bizim asıl amacımız zarar vermek olduğundan, fiziksel şiddeti tercih ederiz. Aile terbiyesinden yoksun bir şekilde kurduğumuz hayat, bizi dünyanın zorluklarına karşı içerimizde bulundurduğumuz şiddeti dışa vurarak çevreye zarar vermektedir.

Bu günün anlamını daha üniversite yıllarında yazdığım, KADINA YÖNELİK ŞİDDET adlı skecim de detayları ile birlikte yazmıştım. Ama oynamak nasip olmadı. Hem koşulların zorluğu, hem insanları bir amaç uğruna bir araya getirebilmek çok güç olduğundan, skecim bende hatıra olarak saklı.

İnsanlar, empati yoksunluğu içerisinde yüzerken bu tür özel günleri, sadece o gün için yaptığının farkında değiller. Amaç, farkındalık oluşturmak. Ama insanlar bundan bihaber. Hal böyle olunca insan, o özel günü sadece o gün yaşıyor. Örneğin; öğretmenler günü. 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ, çok özel bir gün. Hayatımıza şekil veren öğretmenlerimizi, tek bir gün hatırlıyoruz. Sonra; sonrası boş. Öğretmenlerimizi bir eğitmen olarak değerlendirmeyip onların bize, sınav sorularını kolaylığına ve zorluğuna göre derecelendiriyoruz.

Yani anlayacağınız, halimiz hal değil. Bir an önce hayatımıza önem gösterip, hayatımıza değer katan insanları üzmeyelim. Hayatımıza ışık tutan insanlarımızı unutmayalım. 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN…

Dua ile…

Vesselam…