Dünya Su Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi ve TEMA Vakfı Şanlıurfa İl Temsilcisi Prof. Dr. Ali Rıza Öztürkmen, dünyada ve Türkiye'de su kaynaklarının hızla tükendiğine dikkat çekti. Öztürkmen, "Su yoksa hayat yok! Suyumuzu korumak, geleceğimizi korumaktır" diyerek, su tasarrufu ve sürdürülebilir su yönetimi konusunda acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı.
Dünyada Su Krizi: 700 Milyon İnsan Temiz Suya Erişemiyor
Prof. Dr. Öztürkmen, dünya genelinde su krizinin boyutlarını çarpıcı verilerle açıkladı:Dünya üzerindeki suyun sadece %2,5'i tatlı su, bunun da büyük bir kısmı buzullarda saklı.700 milyondan fazla insan temiz suya erişemiyor.2050 yılına kadar dünya nüfusunun %40'ı su kıtlığı riskiyle karşı karşıya kalacak.Tarım, dünyadaki suyun %70'ini tüketirken, sanayi %20'sini, içme ve evsel kullanım ise %10'unu kullanıyor.
Türkiye'de Su Stresi: Kişi Başına Düşen Su Miktarı Azalıyor
Türkiye'nin su stresi yaşayan ülkeler arasında olduğunu belirten Öztürkmen, şu bilgileri paylaştı:Kişi başına düşen yıllık su miktarı 1.300 m³ ile su stresi sınırının altında.Türkiye'nin toplam kullanılabilir su potansiyeli 112 milyar m³, ancak bunun 74 milyar m³'ü kullanılıyor.Suyun %77'si tarımsal sulamada, %13'ü içme suyu, %10'u sanayide kullanılıyor.2030 yılına kadar su kaynaklarının %20 oranında azalması bekleniyor.
GAP Bölgesinde Suyun Önemi: Modern Sulama Sistemleri Şart
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında Fırat ve Dicle nehirlerinin bölgenin su kaynaklarının %98'ini oluşturduğunu belirten Öztürkmen, GAP'ın tarımsal üretimde sağladığı katkıları şöyle özetledi:GAP, Türkiye'nin toplam su kaynaklarının %28'ini kullanıyor.Proje kapsamında 22 baraj ve 19 hidroelektrik santrali inşa edildi.GAP sulama projeleri tamamlandığında 1,8 milyon hektar alan sulanabilir hale gelecek.Tarımsal üretim 3-5 kat artarken, tarım sektörü %300 büyüdü.
Ancak bölgede bilinçsiz su kullanımı ve yanlış sulama teknikleri nedeniyle toprak tuzlanması ve çoraklaşma gibi sorunlar yaşandığını belirten Öztürkmen, modern sulama sistemlerine geçişin hayati önem taşıdığını vurguladı.
İklim Krizi ve Kuraklık: Acil Önlemler Alınmalı
İklim değişikliği ve kuraklığın Türkiye ve dünya için büyük bir tehdit oluşturduğunu belirten Öztürkmen, şu uyarılarda bulundu:Son 50 yılda Türkiye'de yıllık yağış miktarı %20 azaldı.2040'a kadar kişi başına düşen su miktarının 1.120 m³'e düşmesi bekleniyor.Yeraltı su kaynaklarının tüketim oranı, doğal yenilenme oranlarını %70 oranında aştı.
Ne Yapmalıyız?
Prof. Dr. Öztürkmen, su kaynaklarını korumak için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:Su tasarrufunu yaşam biçimi haline getirmek.Yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi hızlandırmak.Ağaçlandırma ve sürdürülebilir tarım projelerini desteklemek.Modern sulama sistemlerini yaygınlaştırmak.
"Su Yoksa Hayat Yok!"
Dünya Su Günü'nün suyun önemi konusunda farkındalık yaratmak için bir fırsat olduğunu belirten Öztürkmen, "Bugün, suyun değerini bilerek hareket etme zamanı. Suyumuzu korumak, geleceğimizi korumaktır. Unutmayalım: Su yoksa hayat yok!" diyerek sözlerini tamamladı.