Türkiye’de adi suçlarla ilgili cezalarda iyileştirme sonucu cezaevlerinde boşalma oldu. Ancak, Türkiye’ye karşı emperyalist güçlerin maşa olarak kullandıkları ve içimizde yıllardır yetiştirdikleri vatan hainlerinin ortaya çıkması ile cezaevleri dolmaya başladı. Tabi birde yıkıcı ve bölücü örgütlerin yakalanması ile cezaevlerindeki kişi sayısı arttı. Yine Emperyalistlerin desteklediği terör örgütlerinin uyuşturucu ve kaçak sigara başta olmak üzere yasa dışı faaliyetlerine katılanlarında yakalanması ile TÜİK verilerine göre 200 bin 727 kişinin cezaevlerinde olduğu belirtiliyor. Yani ceza infaz kurumlarında bulunanların yüzde 63,8’ini hükümlüler yüzde 36,2’sini ise tutukluların oluşturduğu istatistiklere yansıdı.

         Ceza infaz kurumuna geçen yıl giren hükümlülerin yüzde 16,9’u hırsızlık, yüzde 12,6’sı yaralama, yüzde 9,3’ü İcra İflas Kanunu’na muhalefet,  yüzde 7,7’si uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaret, yüzde 4’ünün ise öldürme suçundan hüküm giydiği tespit edildi. Tutuklular ile ilgili istatistik bilgilere ulaşamadık.

            Cezaevlerinde adi suçluların iş atölyelerinde meslek sahibi yapıldığını görüyoruz. Ancak, terör suçlarından kalanların çıktıklarında yine aynı yola sapmalarının önlenmesi için tedbirler alınması gerekiyor.

            Esasen toplumun suçtan uzak kalması gerekiyor. Bunun için birinci ailelere görev düşüyor. İkinci eğitimde öğretmenlere görev düşüyor. Üçüncüsü ile idarecilere görev düşüyor. Suç işleyip cezaevlerine gireceklerine ülkelerine hizmet edecek insanlar yetiştirilmesi için çalışmalar, proğramlar ve projeler yapılmalıdır.